Son dönemde Türkiye’nin gündemine damga vuran, genç bir kızın vahşice katledilmesi olayı, yargı sürecinin sonunda önemli bir kararın alınmasıyla yeniden alevlendi. Erva, katili tarafından acımasızca hayatından edildi ve cesedi parçalanarak farklı noktalara atıldı. Bu cinayet, sadece ülke genelinde değil, dünya genelinde birçok insanı derinden etkileyen bir olay haline geldi. Türkiye genelindeki kadın cinayetleri tartışmaları da bu olayla birlikte yeniden alevlendi ve toplumda adalet talebi yükseldi.
Erva'nın durumu, birçok genç kızın başına gelebilecek bir senaryo gibi öne çıkarken, cinayetin işlendiği gün de birçok kişi tarafından hatırlanıyor. Kızın kaybolduğu saatlerin ardından, ailesi ve arkadaşları panik içinde yetkililere başvurmuş, ardından uzun süren bir arama çalışması başlamıştı. Ancak acı gerçek, Erva'nın cesedinin bulunduğu gün meydana çıktı. Güvenlik güçleri, istihbari bilgiler doğrultusunda ilk olarak zanlının peşine düştü. İlgili yerlerde yapılan incelemelerde, Erva'nın cesedi parçalanmış ve geride bırakılmıştı.
Olay, yargıya intikal ettikten sonra, Türkiye genelinde büyük bir yankı uyandırdı. Mahkeme süreci, hem medyada hem de sosyal platformlarda büyük ilgi gördü. Yaklaşık olarak 6 ay süren dava sürecinin sona ermesiyle birlikte, mahkeme katilin cezasını ağırlaştırılmış müebbet hapsi olarak belirledi. Bu ceza, toplumda büyük bir rahatlama sağlasa da, hala birçok kişi kadına yönelik şiddet konusundaki yasal düzenlemelerin yetersiz olduğunu savunuyor. Özellikle sosyal medya üzerinden yapılan kampanyalar, kadın haklarıyla ilgili tüm yurttaşları harekete geçirdi.
Erva’nın katili, mahkeme sırasında ifadesinde, cinayeti bir anlık öfke ile işlediğini öne sürdü. Bu durum, duruşmalarda birçok kişiyi oldukça rahatsız etti, zira Erva'nın hayatı ve ailesinin yaşadığı acı, "anlık öfke" kelimelerinin arkasında kaybolamazdı. Mahkeme, toplamda 12 duruşma yaparak bu süreçte Erva'nın ailesinin de verdiği ifadeleri dinledi. Aile, adaletin tecelli etmesi için mücadelelerinin süreceğini açıkladı ve bu tür olayların bir daha yaşanmaması adına kanun değişiklikleri için çalışmalar başlatacaklarını duyurdu.
Erva’nın trajik ölümü, Türkiye’de kadın cinayetleri konusundaki farkındalığı artırmış durumda. Birçok insan, sosyal medya üzerinden #Erva için adalet ibareleriyle tepkilerini dile getirirken, kadın hakları dernekleri de olayın ardından kapılarını açtı. Erva’nın ardından başka isimlerin de anıldığı sosyal medya kampanyaları, kadınların hayatlarını güvenli bir şekilde sürdürebilmeleri adına ciddi bir adım teşkil ediyor.
Sonuç olarak, Erva’nın anısının yaşatılması ve benzer olayların bir daha yaşanmaması adına atılacak adımlar, toplumumuz için son derece önemlidir. Adaletin yerini bulması ve toplumda farkındalığın artması için herkesin el birliğiyle çalışması gerekmektedir. Erva’yı katleden zanlının aldığı ceza, bir nebze olsun adalet duygusunu tatmin etse de, bu sadece bir başlangıçtır. Kadın cinayetleriyle mücadelede atılacak her adım, yeni nesillerin güvenli bir şekilde büyümesi için hayati öneme sahiptir. Erva'yı unutmamak, onun yaşamının bir simgesi olacaktır. Bizler, mücadelemizi sürdürmeli ve bu tür olayların bir daha yaşanmaması için bilinçlenmeliyiz.